Bratislava – Slovakya Turu

Bratislava – Slovakya Turu

Bratislava, Slovakyanın en büyük şehridir, aynı zamanda başkentidir. Şimdi bu güzel şehir gezimize başlıyoruz.  Levoca (Spissky Hrad), 13 ve 14’ncü yüzyıllarda, büyük bir askeri topluluğun bulunduğu, Doğu Avrupa’da siyasi ve dini yapılaşma yeridir. St Jacob Kilisesi, 14’ncü yüzyıldan kalmadır. Ülkenin en önemli binalarından birisidir. Kilisede bulunan ahşap ana sunak dünyada türünün en uzun olanıdır. Vlkolinec, burada bulunan 45 bina, 1993 yılında UNESCO tarafından “Dünya Kültür Mirası Listesi” ne dahil edilerek koruma altına alınmıştır. Genellikle dağlık alanda bulunan geleneksel evlerin en eksiksiz olanları burada bulunmaktadır. Tatranska Madonna, burada dünyanın en büyük dolaşan paralardan oluşturulmuş mozaiki bulunmaktadır. Slovakya ortak Avrupa para birimine girmeden önce, Slovak para birimini hatırlamak için Eylül 2006 tarihinde, Pohotovost şirketinin 155 çalışanı tarafından ressam Marian Presnajder tarafından yapılan kroki temeli üzerine bu mozaik oluşturulmuştur. Bratislava Hrad (Bratislava Kalesi),  kale Tuna nehri kıyısında, denizden 150 metre yükseklikte, Küçük Karpat Dağları üzerinde, güneydeki bir tepe üzerine yapılmıştır. Yapılış amacı Osmanlı korkusudur. Ulusal Tarih Müzesi, Slovakya’nın uzun geçmişine ait hazineleri barındırmaktadır ki, bunlar arasında mobilya ve saatler başı çeker. Ayrıca, bir de müzik sergisi bulunur. Dom Sv Martina (St. Martin Katedrali), 1563-1830 yılları arasında hüküm süren 12 yöneticinin yani kralın burada taç giydiği söyleniyor. Yapı her ne kadar 13’ncü yüzyılda yapılmış olsa da 19’ncu yüzyılda restore edilmiştir. Chatam Sofer Memorial, anıt, Pressburglu Haham Moşe Schreiber’den ismini almıştır. Kendisi, 19’ncu yüzyılda, Avrupalı Yahudi liderlerinden birisiydi. Palffy Palace, 1885 yılında yapılan yenileme çalışmaları sırasında, arkeologlar, 13’ncü yüzyıldan kalma mimari duvar kalıntıları tespit ettiler. Ayrıca, bodrum katında yapılan arkeolojik araştırmalarda, Roma ve Kelt dönemine ait bulgular ortaya çıkarıldı. Panteon, kale manzaralı bir tepe üzerinde yapılmıştır. Bratislava şehrinin birçok yerinden görülebilir. Burada, Nisan 1945 tarihinde, kentin kurtuluşu için çağırılan “Kızıl ordu” nun 6845 şehit askerinin mezarı bulunmaktadır. Michael Kapısı, bakır çatılı Michael kapısı, Bratislava şehrinin sembollerinden birisidir. Kapının ortasında bulunan gotik kule 14’ncü yüzyıl yapımıdır. Çatı ise, 1753-1758 yılları arasında yapılmıştır. Mirbachov Palace, bu rokoko tarzı saray 1768-1770 yılları arasında, şehirde yaşayan Michael Rush tarafından yaptırılmıştır. Sarayın son sahibi ise, Kont Emil Mirbach’dır ve sarayı yani yapıyı “Şehir Galerisi” kurulması için şehir yönetimine devretmiştir. Macaristan Eski Kraliyet Sarayı, barok mimari stildeki saray 1753-1756 yılları arasında, mimar Martinelli tarafından tasarlanmıştır. Yapı; 19’ncu yüzyılda uzun süre Macar Parlamentosu olarak kullanılmıştır. Academia Istropolitana, burası, eski Macar krallık döneminin ilk üniversitesi olarak dikkat çekmektedir. 1465 yılında kurulan üniversite, Bratislava kralı Matthias Corvinus tarafından, gelişimi ve yayılması için büyük önem verilen bir yer olmuştur. En Spn, burası, tek bir direk üzerine asılı bir çelik köprüdür ve 1967-1972 yılları arasında inşa edilmiştir. Şehrin en tipik mimari yapısı olarak dikkati çeker. Grassalkovic Palace, rokoko tarzından inşa edilen sarayda, Başkan yaşamaktadır. İlk yapılışı ise 1760 yılında Macar İmparatoriçesi Maria Theresa’ya kadar uzanır. Museum Zidovskej Kultury (Yahudi Kültür Müzesi), müze binası, 17’nci yüzyıldan kalmadır, ancak günümüze kadar birçok kez yenilenmiştir. Slovenska Narodna Galeria (Slovak Ulusal Galerisi), burada gotik sanattan, grafik sanatına kadar pek çok eser sergileniyor. Galerinin kendi koleksiyonunda, antik, modern ve çağdaş sanata ait yaklaşık 55 bin eser bulunduğu söyleniyor. Apponyiho Palace, saray Macar asilzadesi, Kont George Appony tarafından yaptırılmıştır ve günümüzde, burası Bratislava şehir müzesi olarak kullanılmaktadır. Good Shepherd Evi (Saat Müzesi), 4 katlı bina, rokoko mimari stilinde, 18’nci yüzyılda inşa edilmiştir. Yeri de ilgi çekicidir, birbirine yaklaşan iki sokağın bitim yerinde, kama şeklinde, bir boşluk doldurmaktadır.

Leave a Reply

Live Chat

Join the Live Chat