Tunus Turu

Tunus Turu

Tunus Kapadokyatravel

Tunus gezimize başlıyoruz. Minerva Tapınaği, Burası, saygın iki tanrının kızı olan Minerva’ya adanmıştır. Kendisi, savaşçı ve bakire, tanrıça olarak kabul ediliyordu. Şiir, tıp, bilgelik, ticaret, el sanatları ve müziğin, onun tarafından icat edildiğine inanılıyordu. Jupiter Tapınağı, Tüm tanrıların en önemlisi olarak, Jupiter’e adanmış bu tapınak, ortada duruyor. Aynı zamanda, mükemmel bir mühendislik harikası olarak görülüyor. Antoninler Kapısı, MS.139 yılında yapılmıştır. Forum bölgesindeki açık avluya açılan, giriş kemeri üzerindeki yazıtta, yapılış tarihi yazılıdır. Roma Amfitiyatrosu – Kolezyum, Modern kentin üzerinde, günümüzde: Roma amfitiyatrosu yükselir. Burası: Kuzey Afrikadaki en büyük Roma anıtıdır. Ama esas önemini: Roma şehrindeki Collesium’dan sonraki en büyük Roma eseri-yapısı olarak kazanır. Kasba, Burası, bir kaledir. Müslümanlar zamanında yapılan kale, takip eden sömürge döneminde, Fransız Lejyonu tarafından kullanılmıştır. Medina, Burası, her ne kadar tarihi çok eskilere gitmese de sevimli yapısıyla önem kazanır. PutPut Roma Kalıntıları, eski adı  Neapolis. Hammamed şehrinden kısa bir taksi yolculuğu ile ulaşabilirsiniz. Burada, Bizans döneminden kalma, oldukça etkileyici mozaikler göreceksiniz. Bardo Müzesi, burası ulusal bir müzedir. Tunus şehrinin, batı bölümünde: 19’ncu yüzyılda yapılan “Beyikal Sarayı”nda bulunmaktadır. St. Vincent De Paul Kilisesi, Burası, bir katolik kilisesi olarak, Fransız sömürge döneminde: 1882 yılında yapılmıştır. Bu yapının ön cephesi, güzelliğiyle dikkati çekiyor. Eski kent El-Medine, eski kente Fransız kapısından gireceğiz. Bu kapı 1848 yılında, yani sömürge döneminde inşa edilmiş, Ba-bül-Bahr olarak biliniyor. Zeytüne Camisi Sokağı, burası birçok dükkanla doludur. Bu dükkanlarda  yöresel el sanatı ürünleri ve hediyelik eşyalar satılıyor. Ayrıca caddede, ızgara et kokuları, kahve kokuları, egzotik tütsü ve parfüm kokuları hissedeceksiniz. Gümüş işleme atölyelerinden gelen çekiç sesleri duyacaksınız. Yörenin insanlarının, rengarenk kaftanları, giysileri ve ayaklarında sandaletleriyle koşuşturduklarını görebileceksiniz. Zeytüne Camisi, bu cami, yaklaşık bin yıllıktır. Daha önce, burada “Athena Tapınağı” varmış ve 732 yılında, bu cami kurulmuş ve daha sonra restore edilerek, genişletilmiştir. Suk El-Attarin, burası bir parfüm çarşısıdır. Arap kültürüne göre, parfümcülük, en asil zanaatlardandır. Arap kentlerinin birçoğunda koku pazarları bulunur ve bunlar genellikle camilere yakındır. Hammuda Paşa Camisi, cami yapısı pembe mermer cephesiyle hemen göze çarpıyor. Yapı 1655 yılında yapılmıştır. Yapının minaresi ilginçtir. Genelllikle, bölgede kullanılan kare minare yerine, sekizgen bir minare görülüyor.  Dar Ben Abdullah Sarayı, 18’nci yüzyıldan kalmadır. Saray içinde, ayrıca Foklor ve Halk Sanatları Müzesi bulunuyor. Tofet Tapınağı, Kartacalılar ilk çocuklarını, tanrıları Tanit ( bereketi simgeleyen ana tanrı) ve Baal Hammon (ana tanrının karısı) adına, burada kurban ederlerdi. Kartaca Ulusal Müzesi, müzede Kartaca’da egemenlik kurmuş, bütün uluslara ve  dönemlere ait eserler sergileniyor. Ama özellikle,  Fenike ve Roma dönemlerine ait  steller, lahitler, amforalar var. St. Louis Katedrali, Bu yapı 13’ncü Haçlı Seferleri sırasında, 1271 yılında, burada ölen, Fransa kralı Louis için, 1890 yılında inşa edilmiştir. Antonius Pius Hamamları, MS.2’nci yüzyılda yapılmış ve günümüze ulaşmıştır. Ancak, çok büyük bir alana yayılmıştır. Bu büyük alanda bulunan komplekste: zamanında yaklaşık 100 odalı bir hamam yapısı bulunduğu anlaşılmaktadır. Hadrianus Tiyatrosu, 20’nci yüzyılda restore edilmiştir. Her yıl, Kartaca Uluslar arası Festivali, burada yapılıyor.

Leave a Reply

Live Chat

Join the Live Chat